prof. Dr. Naci Görür’den olası Marmara depremi uyarısı: ‘Bu işi uzatmak mümkün değil’

prof. Dr. Naci GörürAdana bölgesinin hassas olduğunu belirterek değerli uyarılarda bulundu.

Olası Marmara depremini değerlendiren Prof. Dr. Naci Görür, depremin kesin olarak yaklaştığını belirtti.

prof. Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların yaydığı enerjiyi hatırlatan Naci Görür, şunları söyledi:

“Bugün sarsıntılı faylar çoğunlukla sola doğrultulu doğrultu atımlı faylardır. 6 Şubat’ta Güneydoğu’da yani Doğu Anadolu fayı üzerinde çok büyük bir deprem meydana geldi. Doğu Anadolu fayının devamı olan Meyyit Deniz dahil Hatay’a kadar, Diyarbakır dersek alttan ve üstten büyük bir sarsılma kuşağı yaşandı. Arka arkaya 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde iki deprem meydana geldi.

Muazzam bir güç açığa çıktı. Yanılmıyorsam 4 milyon ton TNT’ye eşdeğer bir güç ortaya çıktı. Tüm bu güç artık kaybolmuyor. Bu gücün bir kısmının kırılmadan yüzde 20’ye kadar çıkabileceğini varsayıyorum. O bölgedeki kırılmamış fay veya faylara aktarılır. Bu enerjiyi sadece depremi oluşturan faya değil, bağlantılı olsun veya olmasın komşu faylara da aktarır.

O yüzden 6 Şubat depremlerinden sonra 7 Şubat’ta hızlıca Adana ve Hatay’a sahip çıkılması gerektiğini söyledim. Sırf bu bahsettiğim transfer olayı yüzünden ve gerçekten de 15 gün sonra Hatay’da 6.4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. 15 gün önce söyledik. Hatay’a dikkat ederseniz belki. ‘Adana’dan da sakının’ dedik.

‘Adana bölgesi hala hassas’

prof. Dr. Naci Görür, Adana’da meydana gelen 5.5 büyüklüğündeki depremle ilgili şunları söyledi:

“Şimdi, bugün Adana’da 5.5, 5.6 büyüklüğünde deprem var. Adana ilinde Doğu Anadolu fay zonları ile ilgili veya yakınında deprem üretecek çok sayıda fay ve fay saçağı bulunmaktadır. 5.6 büyüklüğünde bir deprem oldu, Adana’da kesin yer yer yıkıma neden oldu. Şimdi Adana bölgesi hassasiyetini koruyor.

Diğer faylarda ne kadar stres transferi var, ne kadar stres birikiyor bilmiyoruz. Diyelim ki, Adana havzasındaki birçok fay uzun süredir orada gerilim biriktiriyorsa ve 6 Şubat sarsıntıları orada düzgün gerilim biriktirmiş olan faya bir güç aktarıyorsa; hatanın bardağı taşıran son damlası olabilir ve bariz bir sarsıntıya neden olabilir.

Dolayısıyla ‘Adana’da dikkatli olun’ dediğimizde ‘Kıbrıs’ta dikkatli olun’ bile dedim. Celal Şengör Bey de hem Adana’da hem de Kıbrıs’ta dikkatli olunması gerektiğini söyledi. Bunu söylememizin sebebi bu iki büyük deprem ve oradaki levha hareketlerinden dolayı Anadolu levhası Arap levhasına göre aslında 7 metre, 7 buçuk metre güney-güneybatı olduğundan faylara bir gerilim aktarmış oluyoruz. Adana havzasında, Kıbrıs’ta ve o bölgede ve oradaki fayların gerilimi diyelim. Bunu sahada değişiklik yapmış olabileceği öngörüsüyle söylüyoruz.

Ama şimdi bana Twitter’dan yazıyorlar. Özellikle Adana’da yaşayanlar, ‘Efendim daha büyük deprem olur mu? Nerede olacak? Nasıl olacak?’ Bir anlamda bilmediğimiz bu tür konularda bizi bir şeyler söylemeye zorluyorlar. Büyük bir beyin sarsıntısıydı. 5.6 diyelim. 5.6’dan küçük, 4.6 ve altında depremler olacak. Belli bir sıklıkta, belli bir süreye kadar olacak” dedi.

‘O kolların, o dalların kırılmasını bekliyoruz’

Olası Marmara depremi için uyarılarda bulunan Prof. Orada temelde farklı şubeler var. O kolların, o kolların kırılmasını bekliyoruz. İstanbul’da sallama önemli, değişen bir şey yok. Her zaman söylediğimiz gibi İstanbul’u bir şoka hazırlamamız gerekiyor. Kişisel olarak yapmalısın. Bu işin bir anlamı yok. Her zaman söylüyorum, seferberlik ortamında yapılmalı. İstanbul’da depremin yaklaştığı kesin.

Yapılan çalışmalarda, hızlı ve her an gerçekleşebilmesi şartıyla, 1999 depremlerinden başlayarak 1999’dan itibaren 30 yıl içinde olma olasılığının yüzde 62 olduğu belirtildi. Burada 23, 24 yıl geçti. Bu olasılıktan dolayı bence daha umutsuz sonuçlara ulaşılıyor.

Çünkü bu Kuzey Anadolu fayının kuzey kolunda her yıl iki buçuk santimetrelik bir harekete karşılık gelen gerilim artışı oluyor. Ayrıca Türkiye’deki bu tür büyük depremlerin Anadolu fay kuşağına şu veya bu şekilde gerilim kattığını da hesaba katarsak bu işin çok uzun sürmesi mümkün değil.”